Hamza ERTEKİN
SMMM / Denetim ve İdare Müdürü
Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM AŞ.
hamzaertekin@bbdas.com.tr
İstanbul, 11 Ekim 2024
VADESİ GEÇMİŞ VERGİ VE SGK BORÇLARININ CEBREN TAHSİLİNE YÖNELİK UYGULAMALAR ARTTI
Son zamanlarda vergi ve SGK Prim borçlarıyla ilgili, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da yer alan ve aşağıda belirtilen cebren tahsil usullerinin uygulanmasında artış gözlemlenmektedir.
- Banka hesaplarına e-haciz uygulaması,
- Menkul ve gayrimenkullere haciz uygulanması,
- Taşıt hacizleri ve taşıtların bağlanması (trafikten geçici men edilmesi) uygulaması,
- Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacakların ve hakların haczine yönelik 79’uncu madde kapsamında takibata geçilmesi,
- Kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılacak ödemelerde borcu yoktur yazısı aranması,
- Kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılacak ödeme ve iadelerde amme alacağının öncelikle tahsil edilmesi uygulaması,
- İhalelerde ihale tarihi itibariyle borcu yoktur yazısı talep edildiğinden, ihalelere girilememesi veya kazanılan ihalenin iptalinin sağlanması.
Mükelleflerin 6183 sayılı A.A.T.U.H. Kanun hükümlerine göre vadesi geçmiş bazı borçlarını Kanun’un 48 ve 48/A maddelerine göre tecil ve taksitlendirme talep etmeleri mümkündür.
Tecil ve taksitlendirilen borçlar için, cebren tahsil hükümleri uygulanmadığı gibi, vadesi geçmiş borç yazılarında da borç olarak dikkate alınmamaktadır.
Cebren tahsil uygulanmadan önce ilgili kuruma başvurularak, borçlarını ödeme niyetinde olan mükelleflere ilgili kurumlar tarafından yasalara aykırı olmamak üzere gerekli kolaylıklar sağlanabilmektedir.
Ancak, cebren tahsile yönelik uygulamalar sonucunda mevcut yasal düzenlemeler tatbik edildiğinden, insiyatif kullanılması zorlaşmaktadır.
Bu nedenle vadesi geçmiş borcu bulunan mükelleflerin; kendileri hakkında cebren tahsil hükümleri uygulanmadan evvel, ilgili idareye başvurarak borçlarını ödeme niyetinde olduklarını beyan ederek, idare tarafından yapılacak yönlendirmeler doğrultusunda hareket etmeleri yararlı olacaktır.
Aksi halde;
- Banka hesaplarına haciz konulması,
- Ticari araçların olur olmaz zamanlarda bağlanarak trafikten men edilmesi,
- Mal veya hizmet satışında bulunulan müşterilere idare tarafından alacak haczi uygulanmasıyla itibar kaybedilmesi,
gibi kanuni ama mükellef bakımından hiç hoş olmayacak durumlarla karşılaşılması kuvvetle muhtemel hale gelebilecektir.
_________________________________________________________________________________________
(!) Yayınlarımız, ilgili olduğu mevzuat düzenlemelerinin duyurulmasına yönelik genel açıklamalar içermektedir. Mevzuat düzenlemeleri karşısında, her olayın kendine has özellikleri ile birlikte değerlendirilerek getireceği yükümlülükler veya sağlayacağı avantajlar titizlikle değerlendirilmelidir. Mevzuat değişiklikleri üzerine yapılabilecek yorum, eleştiri veya tavsiyeler önemli görülen konulara dikkat çekmeye yönelik olup, uygulamada ilgili kurum veya kuruluşun belirlediği usul ve esaslara göre işlem yapılması esastır. Konularında uzman kadrolarımızdan olaya özgü ilave görüş alınmadan, sadece yayınlarımız esas alınarak yapılacak işlemler sonucunda doğabilecek zarar ve yükümlülüklerden yazar veya müşavirliğimiz sorumlu tutulamaz.
497 kişi tarafından görüntülenmiştir.