MERKEZ0(212) 433 83 00
ANTALYA0(242) 248 26 06
BURSA0(224) 240 09 07
KAYSERİ0(352) 220 50 40

BBDAS/2024-102-Yeni Vergi Kanun Teklifi İle Yapılması Planlanan Düzenlemeler

Tarih   : 18.07.2024

Sayı    : BBDAS/2024-102

Konu  : Yeni Vergi Kanun Teklifi İle Yapılması Planlanan Düzenlemeler

 

16 Temmuz 2024 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisine verilen “Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” nde yer alan ve  önemli olduğunu öngördüğümüz bazı yapılması planlanan düzenlemeler aşağıda başlıklar halinde özetlenmiştir.
 
Söz konusu Kanun Teklifinin Meclis Alt Komisyonunda ve Genel Kurulda yapılacak görüşmeler sırasında, yapılacak tekliflerle değişikliğe uğraması mümkün olduğundan, aşağıda yer verilen metin tekliften alındığından kesinlik içermemektedir.
 
Kanun teklifinin Meclis’te kabul edilerek Resmi Gazete’de yayımlanması halinde, maddelerin yürürlük tarihlerine göre uygulanabileceğini hatırlatırız.
 
Kanun Teklifinde Yer Alan Bazı Düzenlemeler Aşağıda Başlıklar Halinde Özetlenmiştir:
            
 
  • 1- Mahkeme Kararı ve İcra Dairelerinin Ödeme Veya İcra Emirleri Üzerine Yapılacak Ödemelerde Öncelikle Amme Alacağı Tahsil Edilecek:
6183 Sayılı A.A.T.U.H.K’ nun 22/A maddesinde yapılan değişiklik ile; Mahkeme kararları ve icra dairelerinin ödeme veya icra emirleri üzerine yapılacak ödemelerde de 6183 sayılı Kanun’un 22/A maddesine göre, kişilere yapılacak ödemelerde de, amme borcu olup olmadığı araştırıldıktan sonra, varsa önce borca mahsup yapılıp, kalan tutarın kişilere ödenmesi yönünde düzenleme yapılıyor. 
  • 2- Hizmet Erbabına Verilen Pay Senetlerinin Vergilendirilmesinde Pay Senedinin Elde Tutulma Süresin İstisna Oranını Belirleyecek:
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mülga 17. maddesinde yapılan değişiklik ile; hizmet erbabına pay senedi verilmek suretiyle sağlanan menfaatlerde ücret istisnası uygulamasında, pay senedinin elde tutulma süresine göre farklı oranlarda uygulanmasına yönelik düzenlemeler yapılıyor.
 
  • 3- Ticari Veya Mesleki Faaliyette Bulunan Gerçek Kişiler İle Kurumların Yoklama İle Tespit Edilecek Yıllık Ortalama Hasılatlarının %20’yi Aşan Oranda Düşük Beyan Edilmesi Halinde İzaha Davet İstenecek:
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 69. maddesinde yapılan değişiklik ile; ticari veya mesleki faaliyette bulunan mükelleflere (kurumlar vergisi mükellefleri dahil) yapılacak hasılat tespitlerine yönelik yoklama sonuçlarına göre aylık ve yıllık ortalama hasılatlarına ulaşılarak, tespit edilen bu tutarlarla mükelleflerin beyanları arasındaki farkın %20 yi aşması halinde mükelleflerin izaha davetlerinin istenebilmesine yönelik düzenleme yapılıyor. Bu uygulama kurumlar vergisi mükelleflerini de kapsayacak.
 
  • 4- Elektronik Ticaret Hizmet Sağlayıcılarına Yapılan Ödemeler Vergi Kesintisi Kapsamına Alınıyor:
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94’üncü maddesinde yapılan değişiklik ile; 6563 sayılı Kanun kapsamında, elektronik ticaret yerlerinde elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarının mal veya hizmetlerinin teminine yönelik sözleşme yapılmasına ya da sipariş verilmesine imkan sağlayan aracı hizmet sağlayıcılarının ve elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcılarının, mezkur Kanun hükümlerine göre faaliyette bulunan hizmet sağlayıcılarına ve elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarına faaliyetleri dolayısıyla yaptıkları ödemeler vergi kesintisi kapsamına alınmaktadır.
 
  • 5- Sahte Belge Düzenlemeleri Nedeniyle Teminat Uygulaması Kapsamına Giren Mükelleflerle İlgili Anayasa Mahkemesi Kararı Doğrultusunda Yeni Düzenlemeler Yapılıyor:
213 sayılı VUK’nun 153/A maddesinde yapılan değişiklik ile; Anayasa Mahkemesi tarafından VUK’nun 153/A maddesinin üçüncü ve müteakip fıkralarında yer alan hükümleri iptal etmesi üzerine, madde kapsamında verilecek teminatlarla ilgili yeni düzenlemeler yapılmaktadır. 
  • 6- Tahsilat ve Ödemelerin Tevsiki Zorunluluğuna İlişkin Bakanlığın Yetkisi Genişletiliyor:
213 sayılı VUK’nun mükerrer 257. maddesinde yapılan değişiklik ile; mevcut metindeki tahsilat ve ödemelerin tevsiki zorunluluğuna ilişkin yetkisin kapsamı, kayıt dışı ekonomiyle mücadele amacıyla genişletilmektedir. 6563 sayılı Kanunla teknolojik gelişmeler ile dijitalleşmenin getirdiği yeni imkanlar çerçevesinde değişiklikler yapılmaktadır.
 
  • 7- Kıymetli Madenlerin Değerlemesinde Borsa Rayicinin Esas Alınmasına Yönelik Düzenleme Yapılıyor:
213 sayılı VUK’nun 263. maddesinde yapılan değişiklik ile; kıymetli madenler borsasında işlem gören kıymetli madenlerin değerleme işlemlerinde değerleme ölçüsü olarak borsa rayicinin kullanılmasına yönelik düzenleme yapılıyor.
 
  • 8- Kıymetli Maden Üretimi ve Ticareti Yapan Mükelleflere Tasarruf Amaçlı Aktiflerinde Yer Alan Kıymetli Madenleri Borsa Rayici İle Değerlemeleri Gerektiği Yönünde Düzenleme Yapılıyor:
213 sayılı VUK’nun 274. maddesinde yapılan değişiklik ile; kıymetli maden üretimi ve alım-satımı ile iştigal eden mükelleflerin aktiflerinde ticari mal olarak kayıtlı olanlar hariç olmak üzere, tasarruf amacıyla aktiflerinde yer alan kıymetli madenler ile kıymetli maden ile olan alacak ve borçların borsa rayici ile değerlenmesi amaçlanmaktadır.
 
  • 9- Mükellefiyet Tesis Ettirmeksizin Kayıt Dışı Faaliyetler Nedeniyle Kesilecek Vergi Ziyaı Cezaları %50 Artırımlı Uygulanacak:
213 sayılı VUK’nun 344. maddesinde yapılan değişiklik ile; mükellefiyet tesis ettirmeksizin, kayıt dışı faaliyetleri tespit edilecek mükelleflerin sebebiyet verecekleri vergi ziyaında vergi ziyaı cezasının %50 artırımlı olarak uygulanmasına yönelik düzenleme yapılıyor.
 
  • 10- Usulsüzlük Ceza Tutarları Artırılarak Yeniden Belirleniyor:
213 sayılı VUK’nun 352. Maddesin yapılan değişiklik ile; Kanun’un 353. Maddesinin birinci fıkrasının (1) ve (2) numaralı bentlerine ilişkin olarak yeni bir cetvel eklenmesi nedeniyle, Kanuna bağlı 2 adet cetvel olacağından ve mevcut cetvele sayı tahsisi yapıldığından 352. Maddede de ibare değişiklikleri yapılmaktadır. Ayrıca usulsüzlük cezalarına ait tutarların belirlendiği Kanuna bağlı cetvelde yer miktarlar her yıl yeniden değerleme oranında artırılmakla birlikte, bu cezaların artırılarak yeniden belirlenmesi ve caydırıcılığın artırılması amaçlanmaktadır. 
 
  • 11- Özel Usulsüzlük Cezaları Artırılarak Yeniden Belirleniyor:
213 sayılı VUK’nun 353. Maddesinde yapılan değişiklik ile; maddenin birinci fıkrasının (1), (2), (6) ve (10) numaralı bentlerinde yer alan cezalar, her yıl yeniden değerleme oranında artırılmakla birlikte, bu cezaların artırılarak yeniden belirlenmesi ve caydırıcılığın artırılması amaçlanmaktadır.
 
  • 12- Damga Vergisi Tahsil Edilmeden İşlem Yapan Noterlere Kesilecek Özel Usulsüzlük Cezası Alt Sınırı 40 TL Olarak Yeniden Belirleniyor:
213 sayılı VUK’nun 355. Maddesinde yapılan değişiklik ile; damga vergisi ödenmemiş kağıtları, vergi ve cezası tahsil edilmeden tasdik eden veya örneklerini çıkarıp veren noterler adına kesilen özel usulsüzlük cezasının her bir kağıt için olan alt sınırı, her yıl yeniden değerleme oranında artırılmakla birlikte, caydırıcılığı artırmak amacıyla yeniden belirlenmesine ihtiyaç duyulmuş ve madde ile söz konusu tutar 40 TL olarak yeniden belirlenmiştir.
 
  • 13- Usulüne Uygun Olmayan Ödemeler İle Mal Satışı ve Hizmet İfalarında Belge Düzenlemeyen veya Almayanlara Kesilecek Özel Usulsüzlük Cezaları Artırılıyor:
213 sayılı VUK’nun mükerrer 355. Maddesinde yapılan değişiklik ile; maddenin birinci ve dördüncü fıkralarında yer alan cezalar her yıl yeniden değerleme oranında artırılmakla birlikte, bu cezaların yeniden belirlenmesi suretiyle caydırıcılığının artırılması amaçlanmaktadır. Ayrıca elektronik ticaretin vergilendirilmesine yönelik getirilen yükümlülüklere uyulmaması halinde kesilecek cezalar düzenleniyor. Mal veya hizmet alım satımına taraf olanların, düzenlenmesi zorunlu belgeleri düzenlememesi veya alınmaması durumunda uygulanacak ceza miktarları belirleniyor. Ödemelerin usulüne uygun yapılmaması, başkalarına ait IBAN veya kredi kartı vasıtasıyla yapılan ödemelerde taraflara uygulanacak ceza miktarları belirleniyor.
 
  • 14- Vergi Aslı Uzlaşma Kapsamından Çıkarılıyor, Cezalarda Uzlaşma Devam Ediyor:
213 sayılı VUK’nun 112, 376, Ek-1, Ek-7, Ek-8, Ek-9, Ek-11. Maddelerinde yapılan değişiklikler ile; vergi aslı uzlaşma kapsamından çıkarılmaktadır. Kanuna eklenilecek geçici 35. Madde ile değişikliklerin yürürlük tarihinden önce, vergide uzlaşma taleplerinde değişiklik öncesi hükümlerin uygulanacağına yönelik düzenleme yapılıyor. 
 
  • 15- Gezi, Eğlence, Spor ve Amatör Balıkçılık Faaliyetlerinde Kullanılan Özel Tekne Ve Yatlar KDV Yönünden “Deniz Taşıma Araçlarına” Tanınan İstisna Kapsamından Çıkarılıyor:
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 13. Maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yapılan değişiklik ile; gezi, eğlence, spor ve amatör balıkçılık gibi faaliyetlerde kullanılan araçlar, özel tekne ve yatlar, deniz taşıma aracı olarak kabul edilmeyeceğinden istisna kapsamından çıkarılmaktadır.
 
  • 16- Ulusal Güvenlik Amaçlı ve Engelliler İçin İthalatta Uygulanan İlave İstisnalar Kaldırılıyor:
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 16. Maddesinin (1) numaralı fıkrasının  (b) bendinde yapılan değişiklik ile; ulusal güvenlik kuruluşlarına milli savunma ve iç güvenlik ihtiyaçları için yapılan teslim ve hizmetler ile engellilerin eğitimleri, mesleki ve günlük yaşamları için özel olarak üretilmiş her türlü araç-gereç ve özel bilgisayar programlarının teslimi KDV den istisna olup, bu malların yurt içi teslimlerinde uygulanan mevcut istisnalar aynı şekilde söz konusu malların ithalatında da uygulanmaktadır. Ancak 4458 sayılı Kanunun 167. Maddesine göre ithal edilecek bazı mallar ile taşıt araçları bakımından ithalata ilave bir istisna uygulanması, bu malların ithalatını teşvik edici, yurt içi alımlarını ise caydırıcı mahiyettedir. Yapılan düzenleme ile, belirtilen malların ithalatı ve yurt içi teslimlerindeki ithalat lehine olan uygulama farklılığı giderilerek, KDV Kanunundaki istisnanın devam ettirilmesi sağlanmaktadır.
 
  • 17- Faaliyetlerini Bırakan, Bölünen Veya İnfisah Eden Mükelleflerin Sonraki Döneme Devreden KDV’leri Devralanlar Tarafından İndirilecek KDV Olarak Kullanabilmeleri İçin Vergi İncelemesi Şartı Getiriliyor:
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 17. Maddesinin (4) numaralı fıkrasının ( c ) bendinde yapılan değişiklik ile; faaliyetini bırakan, bölünen veya infisah eden mükelleflerin bünyesinde bulunan sonraki döneme devreden KDV tutarlarının devralan şirkette indirilecek KDV olarak kullanılabilmesi için, bu KDV nin doğruluğuna ilişkin gerekli incelemenin VUK’da düzenlenen zamanaşımı süreleri ile bağlı olmaksızın yapılması ve inceleme sonucuna göre indirim hakkının verilmesi amaçlanmaktadır. 
  • 18- Beş Takvim Yılı Veya Daha Fazla Süreyle Devreden KDV Tutarlarına Belirli Şartlar Dahilinde Gelir veya Kurumlar Vergisi Bakımından Gider Olarak Dikkate Alınabilme İmkanı Getiriliyor:
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 30. Ve 58. Maddelerinde yapılan değişiklik ile; beş takvim yılı veya daha fazla süreyle devreden KDV tutarlarının, indirim KDV hesaplarından çıkarılarak özel bir hesaba alınması, mükelleflerin talebine bağlı olarak yapılacak vergi incelemesi sonucuna göre gelir veya kurumlar vergisinin tespitinde gider olarak dikkate alınması imkanı sağlanmakta ve devreden KDV tutarlarının azaltılması amaçlanmaktadır.
 
  • 19- Deniz ve Hava Taşıma Araçları İçin Liman ve Hava Meydanlarında Yapılan Hizmetler İade Hakkı Tanınan İstisnalardan Çıkarılıyor:
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 32. Maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklik ile; deniz ve hava taşıma araçları için liman ve hava meydanlarında yapılan hizmetler iade hakkı tanının istisnalardan çıkarılarak kısmi istisna kapsamına alınmak suretiyle, bu istisna nedeniyle yüklenilen KDV ‘nin , gelir veya kurumlar vergisinin tespitinde gider veya maliyet unsuru olarak dikkate alınması imkanı sağlanmakta ve devreden KDV’nin azaltılması amaçlanmaktadır.
 
  • 20- KDV İadelerinin Vergi İncelemesi Sonucuna Göre Yerine Getirilebileceğine Yönelik Düzenleme Yapılıyor:
3065 sayılı KDV Kanunu’nun 36. Maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik ile; KDV iadelerinin gerekli hallerde vergi incelemesi sonucuna göre yerine getirilebileceğine yönelik, Tebliğde hüküm olmasına rağmen, Kanun’da bu yönde bir hüküm olmaması nedeniyle yaşanılan ihtilafların önüne geçmek amacıyla, mükelleflerin KDV iadelerinin doğru bir şekilde yapılması ve haksız KDV iadesine sebebiyet verilmemesini teminen KDV iadelerindeki esas usulün, vergi incelemesi olduğuna yönelik düzenleme yapılıyor.
 
KDV iadesine ilişkin usul ve esasları belirlemeye eskiden olduğu gibi Bakanlık yetkili olup, YMM raporuyla iade/mahsup vb. belirleme yetkisini kullanmaya devam edecektir.
 
Düzenlemenin getirilme sebebi; bazı mükelleflerin sahte ve/veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgelerle haksız KDV iadesi aldığının vergi inceleme raporları ile ortaya konulmasına rağmen, mahkemelerce KDV iadesinin vergi inceleme sonucuna göre yapılacağına yönelik Kanunda bir düzenleme olmadığından bahisle, dava kayıpları ve hazine kayıplarının önünü geçilmesi amaçlanmıştır.
 
Bu düzenleme sonrası önceki uygulamaların aynen devan edeceği, sadece KDV iadesinde esas usulün vergi incelemesi olduğunun Kanuni dayanağını oluşturmak için yapılan bir düzenleme olduğu tahmin ediliyor. Bu yetki zaten Tebliğde yer almaktaydı, ancak Kanuni dayanaktan yoksun olduğu için yasal alt yapı oluşturulmuş olacak.
 
  • 21- Deprem Bölgesinde Bağışlanmak Üzere İnşa Edilen Binaların İnşasına Yönelik Yabancı Devlet Kurum Ve Kuruluşlarına Yapılacak Teslim ve Hizmetler 31/12/2025 Tarihine Kadar KDV’den İstisna Ediliyor:
3065 sayılı KDV Kanunu’na geçici 45’inci madde eklenmek suretiyle; 6/2/2023 tarihinde meydana gelen depremler nedeniyle genel hayata etkili afet bölgesi olarak kabul edilen yerlerde, genel bütçeli kamu idareleri ile yabancı devlet kurum ve kuruluşları arasında imzalanan protokol kapsamında genel bütçeli kamu idarelerine  bağışlanmak üzere, konut, iş yeri, okul, öğrenci yurdu, hastane, ibadethane, kültür ve sanat merkezi, kütüphane gibi taşınmazların inşasına ilişkin yabancı devlet kurum ve kuruluşlarına yapılan teslim ve hizmetler ile aynı yerlerde genel bütçeli kamu idareleri ile yabancı devlet kurum ve kuruluşları  arasında imzalanan protokol kapsamında genel bütçeli kamu idarelerine bağışlanacak konutların yabancı devlet kurum ve kuruluşlarına teslimlerinin 31/12/2025 tarihine kadar KDV’den istisna tutulmasına, bu kapsamdaki işlemler nedeniyle yüklenilen vergilerin indirim ve iadesine imkan sağlanması amaçlanmaktadır.
 
  • 22- Serbest Bölgelerden Yurt İçine Yapılan Satışlardan Elde Edilen Kazançlara Uygulanan Kurumlar Vergisi İstisnası Kaldırılıyor:
3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu’nun geçici 3. Maddesinde yapılan değişiklik ile; serbest bölgelerde faaliyet gösteren kurumların münhasıran yırt dışına yaptıkları satışlardan (ihracattan) elde ettikleri kazançların istisna uygulamasına devan edilirken, yurt içine yaptıkları satışlardan elde edilen kazançlara tanınan istisnanın ise kaldırılması öngörülmektedir.
 
  • 23- Ulusal Güvenlik Kuruluşlarının ÖTV Kanunu Kapsamındaki Malların İthalinde Uygulanan İlave İstisnalar Kaldırılmaktadır:
4760 sayılı ÖTV Kanunu’nun 7. Maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklik ile; ÖTV Kanunu kapsamındaki malların yurt içi teslimlerinde uygulanan istisnalar aynı şekilde aynı malların ithalatında da uygulanmaktadır. Ancak 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 167. Maddesi çerçevesinde ulusal güvenlik kuruluşlarının ithal edeceği bazı mallar bakımından ithalatta ilave bir istisna uygulanması, bu malların ithalatını teşvik edici, yurt içi alımları ise caydırıcı duruma getirdiğinden, yapılan düzenleme ile ithalata yönelik ilave istisna uygulamasının sonlandırılması amaçlanmaktadır.
 
  • 24- ÖTV Kanununa Göre Bazı Tütün Mamüllerinden Alınmakta Olan Asgari Maktu Vergi Tutarının %20’sine Kadar Olan Sınırlama Kaldırılıyor:
4760 sayılı ÖTV Kanunu’nun 12. Maddesinin (2) numaralı fıkrasında yapılan değişiklik ile; ÖTV Kanunu’na ekli (III) sayılı listenin (B) cetvelinde yer alan bazı tütün mamullerinden alınmakta olan maktu vergi tutarına ilişkin asgari maktu vergi tutarının %20 sine kadar olan sınırlama kaldırılarak, birim ambalajda bulunan mamül için alınacak asgari maktu vergi tutarı kadar maktu vergi alınabilmesine ilişkin yetki alınması amaçlanmaktadır.
 
  • 25- Kısa Vadeli Sigorta Kolları Prim Oranı %2’den %2,25’e Çıkarılıyor:
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 81. Maddesinin birinci fıkrasının ( c ) bendinde yapılan değişiklik ile; %2 olarak uygulanmakta olan kısa vadeli sigorta kolları prim oranının yeniden belirlenmesi ve yeni belirlenen %2,25 prim oranının %1,5’e kadar indirmeye yada %2,5’e kadar artırmaya Cumhurbaşkanı yetkili kılınmıştır.
 
  • 26- En Az Emekli Maaşı 10.000 TL’den 12.500 TL’ye Çıkarılıyor:
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun ek 19. Maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklik ile; 10.000 TL olarak uygulanan en az emekli aylığı tutarının 12.500 TL ye yükseltilmesi amaçlanmaktadır.
 
  • 27- Emekli Çalışanlara Uygulanan 5 Puanlık Destek Primi İndirimi Uygulaması Kaldırılıyor:
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun geçici 95. Maddesinin ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır. Kanuna 1/3/2023 tarihinde 7435 sayılı Kanun ile eklenilen geçici 95. Maddesi ile  8/9/1999 öncesinde sigortalı sayılanlardan maddenin yürürlük tarihinden sonra ilk defa yaşlılık veya emeklilik aylığı bağlanması için talepte bulunarak aylık bağlananların aynı işyerinde sosyal güvenlik destek primine tabi çalışmaya devam etmeleri halinde uygulanan 5 puanlık destek primi uygulaması kaldırılmaktadır.
 
  • 28- Taşınmazlara Yatırım Yapan Fon ve Ortaklıklara Taşınmazdan Elde Edecekleri Kazançların %50’sini Ortaklara Dağıtmaları Halinde İstisna Getiriliyor:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5. Maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (d) bentlerinde yapılan değişiklik ile; taşınmazlara yatırım yapan fon ve ortaklıkların, ticari mal niteliğinde olanlar dahil sahip oldukları taşınmazlardan elde ettikleri kazançların %50 sinin, maddede öngörülen süre içerisinde ortaklarına kar payı olarak dağıtmaları istisnanın temel koşulu olarak düzenlenmektedir.
 
Maddedeki taşınmaz kazançları ibaresinden; taşınmaz alım satım kazançları, kira gelirleri, taşınmaza dayalı hakların devir ve temliklerinden elde edilen kazançlar, taşınmaz inşaat projelerinden elde edilen gelirler, taşınmaz işletme gelirleri gibi doğrudan taşınmazlardan elde edilen gelir ve kazançların anlaşılması gerektiği düzenleniyor.

Kar dağıtımına konu kazanç bahse konu taşınmazlardan elde edilen kazançlara yönelik olup, bu gelirler haricindeki kazançların dağıtım zorunluluğu olmayacaktır. Kar dağıtım şartının sağlanmaması durumunda taşınmaz gelirleri de dahil diğer tüm gelirler için istisna uygulanamayacaktır.

Faaliyet alanı gereği portföyüne veya aktifine taşınmaz dahil edemeyen ve inşaat projeleri yapamayan fon ve ortaklıkların bahse konu gelirleri olamayacağından, bu fon ve ortaklıklar için kar dağıtım şartı aranmayacaktır.

Ayrıca, birinci fıkranın (a) bendinde yapılması planlanan değişiklik ile, kar dağıtım şartını sağlamayan ve bu nedenle istisnadan faydalanamayan yatırım fon ve ortaklıklarından kar payı elde eden kurumların, iştirak kazançları istisnasından faydalanabilmelerine imkan sağlanmaktadır.
 
  • 29- Kurumların Elektronik Ticaret Hizmet Sağlayıcılarına Yapılacak Ödemeler Vergi Kesintisi Kapsamına Alınıyor:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 15 ve 30. Maddelerinde yapılan değişiklik ile; elektronik ticaret Pazar yerlerinde elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarının mal veya hizmetlerinin teminine yönelik sözleşme yapılmasına yada sipariş verilmesine imkan sağlayan aracı hizmet sağlayıcılarının ve elektronik ticaret aracı hizmet sağlayıcılarının ve elektronik ticaret hizmet sağlayıcılarına faaliyetleri dolayısıyla yaptıkları ödemeler vergi kesintisi kapsamına alınmaktadır.
 
  • 30- Yap-İşlet-Devret Modeli Kapsamında Faaliyette Bulunan Kurumlara Uygulanacak Kurumlar Vergisi Oranı %30’a Çıkarılıyor:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32. Maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklik ile; 3996 sayılı kanuna göre yap-işlet-devret modeli çerçevesinde gerçekleştirilen projeler ile 6428 sayılı Kanuna göre kamu özel işbirliği modeli çerçevesinde yürütülen projelerde faaliyette bulunan kurumların kazançları üzerinden %30 oranında kurumlar vergisi alınması amaçlanmaktadır. Düzenleme ile, anılan kurumların münhasıran bu faaliyetlerinden elde edecekleri kazançlara değil, tüm faaliyet kazançlarına bu oranın uygulanması sağlanacaktır.
 
  • 31- Belirli Şartlara Göre %10 Oranında Asgari Kurumlar Vergisi Getiriliyor:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32/B maddesinden sonra gelmek üzere 32/C maddesi ihdas edilerek; kurumlar vergisi mükelleflerinin hesaplayacakları kurumlar vergisinin tespitine yönelik vergi güvenlik müessesi ihdas edilmek suretiyle asgari kurumlar vergisi getirilmesi planlanmaktadır. Önerilen düzenlemeye göre hesaplanan kurumlar vergisi, kurumların indirim ve istisna düşülmeden önceki kurum kazancının %10’undan az olamayacaktır.
 
  • 32- Dünya Genelinde Yıllık Konsolide Hasılatı 750 Milyon Avro Karşılığı TL’yi Aşan Çok Uluslu Şirketlere Asgari %15 Kurumlar Vergisi Ödeme Zorunluluğu Getiriliyor:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 36. Maddesinden sonra gelmek üzere “Yerel ve Küresel Asgari Tamamlayıcı Kurumlar Vergisi” getirilmesine yönelik “Beşinci Kısım” ihdas edilmek üzere Ek 1 – Ek 13 maddeleri ile buna yönelik düzenlemeler yapılmaktadır.

Farklı ülke uygulamaları ile OECD nezdinde yayımlanan Model Kurallar ve Rehberler de dikkate alınarak, dünya genelinde elde ettikleri yıllık konsolide hasılatı 750 milyon Avro karşılığı Türk Lirasını aşan çok uluslu işletmelere asgari düzeyde (%15) kurumlar vergisi uygulaması getirilmektedir.

Bu düzenleme ile, büyük çok uluslu işletmelerin elde ettikleri kazançları üzerinden hesaplanan toplam verginin asgari kurumlar vergisi oranına (%15) eşitlenmesi amaçlanmaktadır.

Düzenleme; Kanun’un 36. Maddesinden sonra eklenilen “Beşinci Kısım”  da 5 bölüm olarak, toplamda 13 maddeden (Ek 1- Ek 13) oluşmaktadır.
 
  • 33- Çok Uluslu Şirketlere Getirilen Asgari Kurumlar Vergisi Uygulamasına Yönelik Geçiş Hükümleri Belirleniyor:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’na geçici 17. Madde eklenmek suretiyle; yerel ve küresel asgari tamamlayıcı kurumlar vergisinin uygulanmasına yönelik Kurumlar Vergisi Kanununa “Beşinci Kısım” olarak ihdas edilen vergileme kurallarıyla ilgili geçiş hükümleri düzenlenmektedir.
 
  • 34- Yurt Dışı Çıkış Harcı Tutarı 50 TL’den 500 TL’ye Çıkarılıyor:
5597 sayılı Yurt Dışı Çıkış Harcı Hakkında Kanun İle Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 1. Maddesinde yapılan değişiklik ile; 150 TL olan harç tutarı, 500 TL ye çıkarılması planlanmaktadır.


 
Saygılarımızla;
 
                          BOĞAZİÇİ BAĞIMSIZ DENETİM VE YMM A.Ş.
 
(!) Sirkülerimizde yer verilen açıklamalar sadece bilgilendirme amaçlı olup, vergiyi doğuran olay ve diğer yükümlülüklerin özelliğine göre farklılıklar oluşabileceğinden tereddüt edilen hususlarda konusunda uzman bir danışmandan veya yetkili kurumlardan görüş alınması gerekmekte olup, sadece sirkülerimiz esas alınarak yapılacak işlemler sonucunda doğabilecek zararlardan yazar veya müşavirliğimiz sorumlu tutulamaz.

981 kişi tarafından görüntülenmiştir.

VERGİ SİRKÜLERİ


BOĞAZİÇİ BAĞIMSIZ DENETİM ve YMM A.Ş.


Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş. vergi ve yönetim danışmanlığı hizmetleri veren profesyonel bir organizasyondur.

© Copyright 2016-2024 | Boğaziçi Bağımsız Denetim ve YMM A.Ş.